1914'te Gaziantep'in Nizip ilçesinde doğdu. Babasının adı Mahmut, annesinin adı ise Refika'dır. Babası ihtiyat zabitliği sırasında I. Dünya Savaşında Kermanşah'da şehit oldu. Cahit Tanyol babasını çok küçük yaşta kaybetmesi nedeniyle, çocukluğu üç kardeşi ile birlikte annesinin yanında ve büyükbabasının ilgisi ile geçmiştir. Bu nedenle Cahit Tanyol'un yetişmesinde baba modeli olarak büyükbabasının büyük önemi vardır. Büyükbabası yakın bir arkadaşı ile birlikte askerliğini yaptığı Halep'te tıbba merak sarmıştır. Büyükbabası, İbn-i Sina'nın eserlerinden yararlanarak Nizip'e cerrah ve eczacı olarak dönmüştür. Büyükbaba eğitim görmüş doktorların gelişine kadar kendi yaptığı ilaçlarla pek çok sayıda kişiyi tedavi etmiş, eczacılığını da ileri yaşlara kadar sürdürmüştür. Bu görevleri bir çeşit kamu hizmeti olarak görmüştür. Cahit Tanyol ilköğrenimini Nizip'teki ilkokulda tamamladı. 1926-27 yıllarında Adana Erkek Öğretmen Okulu sınavlarını kazanarak bu okula başladı. 1931 yılında öğretmen olarak mezun oldu. Aynı yıl Gazi Terbiye Enstitüsü giriş sınavlarını kazandı. 1935 yılında Enstitünün edebiyat bölümünden mezun oldu. Bir süre Yozgat, Çorum ve İzmir'de öğretmenlik yaptı. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümüne devam etti. Burayı da 1944 yılında bitirdi. İstanbul Üniversitesinden mezun olduktan sonra Atatürk ve Haydarpaşa Erkek Liselerinde felsefe öğretmenliği yaptı. 1946 yılında ise İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü'ne asistan olarak girdi. Bu bölümde 1949'da "Doktor", 1953'fe "Doçent" ve 1961 yılında da "Profesör" unvanlarını aldı.
Yazı hayatına 1938'de İzmir'deki öğretmenliği sırasında başlamıştır. O dönemler İzmir kültür ve sanat hayatı yoğun olmayan bir ticaret şehri, görünümündeydi. Birkaç günlük gazete dışında ve halkevlerinin çıkardığı bir dergiden başka bir fikir hareketi de görünmüyordu.
İzmir'de okul arkadaşları olan Kemal Bilbaşar, Nurettin Ardıçoğlu ve Şair İlhan İleri ile birlikte "Aramak" dergisini çıkardı. Dergi İzmir'den çok İstanbul basın hayatı ve düşünce çevrelerinde ilgi gördü.
Cahit Tanyol'un yazı hayatı şiirler ve edebiyat eleştirileriyle başlamıştı. İstanbul'a geldiğinde genç sanatçı kuşağı ile birlikte "Yenilik", "Sokak" ve "Değirmen" dergilerini çıkarmış, 1946'da Yahya Kemal'in de katıldığı "Akademi" dergisini yönetmiştir. Bu dergide devrin tanınmış yazar ve düşünürleri bulunuyordu.
Cahit Tanyol'un kitaplarının yanı sıra çeşitli dergi, yıllık ve armağanlarda yayınlanmış, makaleleri vardır. Bunların yanı sıra "Vatan", "Yeni Sabah", "Cumhuriyet" gazetelerinde toplum sorunları üzerinde sürekli yazılar yazmış ve uzun yıllar bu gazetelerin yazı kadrosunda bulunmuştur. Tanyol da, kendi döneminin tüm toplumbilimcileri gibi, toplumbilimin dışına taşmış olan düşünürlerdendir. Bu nedenle oldukça renkli ve geniş bir kaynakçası vardır.